Falscher Code, bitte versuchen Sie es erneut.
"olmayan beklentilerimiz"
Insanin dogasinda vardir kendini adamak; bir ise, bir insana ya da bir fikre. Zamanini, enerjisini, bazen kendinden bir parçayi verir; daha büyük bir anlam yaratmak, bir seye dokunmak, bir bag kurmak için. Bu bir zorunluluktan degil, içten gelen bir istektir.
Ve her ne kadar “karsilik beklemiyorum” desek de, içimizde hep sessiz bir umut vardir. Açikça dile getirilmeyen bir beklenti. Ne övgü, ne ödül ; sadece görülmek, anlasilmak istegi. Yaptigimiz seyin bir yanki buldugunu hissetmek arzusu.
O yanki gelmediginde, içimizde hafif bir hayal kirikligi belirir. Bunu gizlemeye çalisiriz, akilla bastiririz. “Ben zaten baskalari için yapmadim,” deriz. Ama gerçekte, her insan ister ki emegi bir yerde karsilik bulsun, sessizce de olsa fark edilsin.
Belki de vermenin gerilimi tam burada yatar ; hiçbir sey beklemeden hareket etmek ama yine de bir seylerin geri dönmesini ummak. Ve belki de asil güzellik tam da budur: Hiçbir garanti olmadan, hatta karsilik gelmese bile, yine de vermeyi seçmek.
--------------------------------